30 Temmuz 2010 Cuma

HİÇBİRŞEY ''F'' VİTAMİNİ KADAR FAYDALI OLAMAZ

Bu başlığı okuyunca, "Bugüne kadar F vitamini diye bir şey hiç duymadım" demeyin! Hepinizin en azından bir tane dostu vardır ve F vitamini dediğimiz sağlık iksirinin kaynağı da dostlardır.

Bazen sizde stres yaratan işlerin bir listesini yapıp, onlardan kurtulmanız gerekebilir. Bazen evdeki işlerinizi bir kenara bırakıp, en yakın arkadaşınızla dışarı çıkıp eğlenmeye ihtiyaç duyabilirsiniz. Peki, neden size böyle bir şey hatırlatma gereği duyuyoruz? Çünkü Vitamin F'nin (Friendship -Türkçesi arkadaşlık kelimesinin baş harfi olduğu için 'F') sağlığınıza faydaları saymakla bitmez.
SİZİ 30 YIL GENÇLEŞTİRİYOR
Yapılan son iki araştırmaya göre; güçlü sosyal iletişim içerisinde olanlarda depresyona girme ve ölümcül krizlerin oluşma riski azalıyor. Düzenli F vitamini kullanmak, sizi gerçek yaşınızdan 30 yaş daha genç hale getirebilir. Çünkü bu sayede stresten uzak bir yaşamınız olur. Dostluğun sıcaklığıyla, gergin olduğunuz zamanlarda bile kan damarlarınızda pıhtılaşma ve kalp krizi geçirme riskiniz yüzde 50 azalır.
SIRLARINI PAYLAŞMIYORLAR
Göğüs kanserine yakalanmış 3 bin hemşire üstünde yapılan bir araştırmada, sosyal destek alanların, almayanlara göre yüzde 66 daha uzun yaşadıkları saptanmıştır. Peki, gerçekten sizi sağlıklı tutan arkadaşlıklara sahip misiniz? Ne yazık ki birçoğumuzun böyle dostları artık yok! Duke Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, son yirmi yılda sırlarını dostlarıyla paylaşmayı tercih etmeyen kişilerin hızla arttığını ortaya çıkarmış.
SAHİP OLMANIN 4 KURALI
1. Zaman: Bir insanla hemen samimi olunmaz. Samimiyet için onunla birlikte zaman geçirmeniz gerekir.
2. Dikkat: Sorunlarını çözmenize gerek yok, sadece onlara sorular sorun ve size anlattıklarını can kulağıyla dinleyin.
3. Hassasiyet: Gerçek dostlar birbirlerine karşı hassas olur. Gecenin 03.00'ünde bile ihtiyaçları olursa birbirlerini ararlar.
4. Eğlence: Arkadaşınızla birlikte ne yapmaktan hoşlanıyorsanız onu yapın. Birlikte eğlenip, gülün ve bağlanın.
İNTERNETTE SOHBET ETMEK DOSTLUĞUN YERİNİ TUTMAZ!
Komşularla görüşmek için çok yoğunsanız, ya da bir bowling kulübüne üye olmaya vaktiniz yoksa; sosyal iletişim çemberimiz hızla daralıyor demektir. Cep telefonu, Twitter, facebook gibi iletişim araçlarına da minnet duymamız gerektiğini unutmayalım.
ARAYI SICAK TUTAR
Bizi yanlış anlamayın! İnternet ve telefonlar, arkadaşlarınızla aranızdaki iletişimi sıcak tutmak için önemli olabilir ama arkadaşlarınızla birlikte vakit geçirmenin yerini asla tutamaz. Eğer acil durumlarda arayabileceğiniz, sizin için hayatı kolaylaştıran, tümüyle dürüst olabileceğiniz dostlarınız varsa; işte o zaman gerçekten 'F Vitamini'ne sahipsiniz demektir. Uzmanların çoğu arkadaşlık sıkıntısı çeken insanların dışarı çıkıp yeni insanlarla tanışmalarını öneriyor. Yeni insanlarla tanışmak işin en kolay yoludur ancak önemli olan bir sonraki aşamada ne yaptığınızdır...
PROF. DR. MEHMET ÖZ , 25.10.2009

29 Temmuz 2010 Perşembe

Hayat bir bisiklete binmek gibidir;



Pedalı çevirmeye devam ettiğiniz sürece düşmezsiniz

Claude Peppeer

23 Temmuz 2010 Cuma

EL FALI

EL FALI, kendinizi tanıyabilmeniz, farkında olmadığınız özelliklerinizi anlayabilmeniz için kullanabileceğiniz, kadim ve gizemli bir sanattır. Güçlü ve zayıf yanlarınızı, yeteneklerinizi ve sınırlarınızı anlamakta, kişiliğinizi geliştirmekte size yardımcı olacaktır. Elinizdeki çizgiler, kişiliğinizin ve kaderinizin aynasıdır.



El falı nasıl bakılır ;
Elinizin şekli, Hayat Çizgisi, Akıl Çizgisi, Kalp Çizgisi ve Kader Çizgisi, hem yaşamınızı, hem de kişiliğinizi oluşturan temel öğelerdir.El falınıza sol elinize göre bakmalısınız.
El falınıza bakmak için elinizin şeklini bulun.



KARE EL

Çalışkan bir insansınız. Sağduyunuz ve pratik yanınız oldukça gelişkindir. Yaşama katılımda bulunmak, amaçlarınıza ulaşmak için mücadele etmek sizi korkutmaz. Düzen, kurallar ve rutin bir yaşam sizin için oldukça önemlidir. Her hangi bir kapalı ortamda bulunmak yerine, açık havada ya da bağımsız olabileceğiniz bir şekilde çalışmak daha başarılı olmanıza yardım eder. İş yaşamınızda kuralların dışına çıkmamayı tercih edersiniz. Hayal gücünüzü ve yaratıclığınızı geliştirmeniz gerektiğini bilmelisiniz.



KONİK EL

Duygusal yanınızın çok gelişkin olduğunu söylemek gerekir. Yaratıcılığınız ve hayal gücünüz son derece zengindir. Yaşamınızda çeşitliliğe duyduğunuz ihtiyaç, kişiliğinizde adaptasyon yeteneği canlılık ve yüksek motivasyon olarak kendini gösterir. Rutin ve düzenden pek hoşlanmazsınız. Sezgilerinizin gücü, size söylenmeyenleri bile anlamanıza izin verir. Organizasyon gücünüz çok yüksek olmasına karşın, konsantrasyon gücünüzdeki zayıflıklar problem yaşamanıza neden olabilir.



SPATULA EL

Son derece enerjik ve aktif bir insansınız. Fiziksel ve mental gücünüz, yaşamınızdaki pek çok engelin üstesinden gelmenize yardımcıdır. Zihinsel aktivitelerinizin ve gücünüzün yoğunluğu, genellikle çağın çok ilerisinde fikirler üretmenizde size yardımcıdır. Araştırmacı, yaratıcı yanınız hayatta pek çok meslekte başarılı olabileceğinizin işaretcisidir. Kendi fikirlerinizi yaratabildiğiniz ve kullanıma geçirebildiğiniz zaman, motivasyonunuz çok arttığı için, üretken ve çalışkan bir kişilik sergilersiniz.



PİSİŞİK EL

Duygusal ve sezgisel yanınız son derece kuvvetlidir. Genellikle çok duyarlı, hassas ve kolayca kırılabilen bir insansınız. Hayal gücünüzün kuvveti zaman zaman günlük yaşamın gereksinimlerinden uzaklaşmanıza ve başka dünyalara kaymanıza neden olabilir. Güzellikler ve estetik olan her şey yaşamınızda çok önemli bir yere sahiptir. Sezgileriniz ve duyu dışı algılarınız kimi zaman çok kuvvetli bir hale gelerek, yaşamınızı yönlendirmekte ya da başka insanlara tavsiye vermekte size rehberlik edici bir konuma da gelebilir.




KARIŞIK EL

Çok farklı ilgi alanlarına ve yeteneklere sahip olduğunuzu söylemek gerekir. Farklı konularla aynı anda ilgilenebilen, çokyönlü ve zeki bir insansınız. Ancak bu farklı konulara karşı hissettiğiniz ilgi, zaman zaman yüzeysel kalmanıza, hiç bir konuda uzmanlaşamamanıza neden olabilir. Zaman ve enerji kaybının neticesinde, ulaşmak istediğiniz amçalarınızı gerçekleştirememek tehlikeniz her zaman vardır. Engin toleransınız ve esnekliğiniz insan ilişkilerindeki başarınızın temel kaynağıdır

19 Temmuz 2010 Pazartesi

HAYATA DAİR

Hayatta, bir kez gittiğinde geri dönmeyecek üç değer:

1- Zaman

2- Sözcükler,

3- Fırsatlar


Hayatta hiç bir zaman yitirilmemesi gereken üç değer:

1- Barış

2- Umut

3- Dürüstlük


Hayatta üzerinde yükselilen üç dayanak:

1- Sevgi

2- Kendine güven

3- Arkadaşlık


Hayatta sürekliliğine güvenilmeyen üç değer:

1- Düşler

2- Başarı

3- Zenginlik


Hayatta kişiyi geliştiren üç değer:

1-Çok çalışma

2- İçtenlik

3- Başarı


Hayatta kişiyi körelten üç öğe:

1- Cesaretsizlik

2- Gurur

3- Öfke
Uyuduk mu eşit oluruz. Ne tutku, ne gurur, ne umut.


Melih Cevdet Anday

18 Temmuz 2010 Pazar

AYNI ŞEHİRDE NEFES ALMAK BİLE BANA YETİYOR

Yarım kalan bir şeyler var

Aklımdan hiç çıkmıyorlar
Hataları bende aradın yıllarca yar
Hata senin kanında var
Saçmalayıp duruyorum
Bazen kendimden korkuyorum
Birisi var mı kalbinde doğru söyle
Arkadaşça soruyorum
Farzet seninle hiç tanışmadık
Sarılıp da ağlaşmadık
Yastıklara baş koymadık
Sabret bak şimdi yüzün gülüyor
Bu ayrılık nedenini herkes benden biliyor
Aynı şehirde nefes almak bile bana yetiyor
Herşey gönlünce olsun
Üç gün sonra hayat bitiyor..


KUTSİ - dinle

12 Temmuz 2010 Pazartesi

İKİ KURBAĞA

Bir kurbağa sürüsü ormanda ilerlerken, içlerinden ikisi bir çukura düşmüş.

Diğer bütün kurbağalar çukurun etrafında toplanıp, çaresiz bir şekilde bakıyorlarmış.

Çukur bir hayli derin olduğundan düşen arkadaşlarının zıplayıp dışarı çıkması mümkün gözükmüyormuş.

Yukarıdaki kurbağalar, boşuna çabalamamalarını söylemişler arkadaşlarına:

“Çukur çok derin. Dışarı çıkmanız imkânsız!.”

Ancak, çukura düşen kurbağalar onların söylediklerine aldırmayıp çukurdan çıkmak için mücadeleye devam etmişler.
Yukarıdakiler ise hâlâ boşuna çırpınıp durmamalarını, ölümün onlar için kurtuluş olduğunu söylüyorlarmış.
Sonunda; kurbağalardan birisi söylenenlerden etkilenmiş ve mücadeleyi bırakmış.

Diğeri ise; çabalamaya devam etmiş.

Yukarıdakiler de, çırpınıp durarak

daha çok acı çektiğini söylemeyi sürdürmüşler.
Ne var ki, çukurdaki kurbağa onlara hiç aldırmadın son bir hamle daha yapmış, bu kez daha yükseğe sıçramayı başarmış ve çukurdan çıkmıştı.

Arkadaşlarının ümit kırıcı sözlerine hiç kulak asmamıştı…

Çünkü o sağırdı !





Siz de olumsuz düşünceli insanları sakın duymayın!


Onların yüreğinizdeki umudu çalmalarına izin vermeyin...

10 Temmuz 2010 Cumartesi

EMRE AYDIN - BENİ UNUTMA

Beni Unutma Şarkı Sözleri




Bugün dağıldım, bugün yoktum.
Ömrüm dedim, kat izlerin hep.
Ömrüm, ömrüm yokluğun.
Bugün siyahtım, bugün bıktım
Ömrüm dedim kül izlerin hep.
Ömrüm, baş ucunda unuttun.
Yoksun, yoksun yanımda.
Geçecek demiştin ya,
Geçmedi duruyor hala.
Yoksun, yoksun yanımda.
Bu puslu kalanlarda,
Yoksun yanımda.
Unutma, Beni Unutma.
Bugün pustum, Bugün korktum.
Ömrüm dedin son sözlerin hep
Ömrüm, ömrüm yokluğun.
Bugün üveydim, bugün kıştım.
Ömrüm dedim sen istedin hep,
Ömrüm, sen vuruldun.
Yoksun, yoksun yanımda.
Geçecek demiştin ya,
Geçmedi duruyor hala.
Yoksun, yoksun yanımda.
Bu puslu kalanlarda,
Yoksun yanımda.
Unutma, Beni Unutma.

TELEKOM

Rus fizikçiler, yerin 100 metre altında bakır tel bulduklarını, bunun ise atalarının bundan 1000 yıl öncesinde telefon şebekelerinin oldugunu kanıtladığını duyurdular.

Bu olaydan 1 hafta sonra Amerikan gazetelerinden cevap geldi. Amerikan bilim adamları, yerin 200 metre altında 2000 yıl öncesine ait fiber optik hatlar bulduklarını, ve bunun, Amerikan toplumunun,

Ruslardan 1000 yıl önce gelişmiş dijital haberleşme sistemlerini kullandığının kanıtı oldugunu söylediler.

Bir hafta geçmeden Türk gazetelerinden cevap geldi. Türk bilim adamları yerin 500 metre altına kadar kazdıklarını ve hiçbirşey bulamadıklarını, bunun ise atalarının 5000 yıl öncesinde mobil telefon ve kablosuz iletişim sistemlerine sahip olduklarının kanıtı olduğunu söylediler...

8 Temmuz 2010 Perşembe

HANGİ AĞAÇTAN DÜŞTÜNÜZ !

CELTIC Astrolojisi ağaçlara dayanıyormuş. Ona göre doğduğunuz gün, hangi ağaçtan geldiğinizi ortaya çıkartıyor. agac acıklamaları asagıda...
DOĞUM ARALIĞI AĞAÇ CİNSİ
23 – 31 ARALIK ELMA AĞACI

01 – 11 OCAK KÖKNAR

12 – 24 OCAK KARAAĞAÇ

25 OCAK – 03 ŞUBAT SELVİ

04 – 08 ŞUBAT KAVAK

09 – 18ŞUBAT SEDİR

19 – 28 ŞUBAT ÇAM

01 – 10 MART SALKIMSÖĞÜT

11 – 20 MART IHLAMUR

21 MART MEŞE

22 – 31MART FINDIK

01 – 10NİSAN ÜVEZ

11 – 20 NİSAN AKÇAAĞAÇ

21 – 30 NİSAN CEVİZ

01 – 14 MAYIS KAVAK

15 – 24MAYIS KESTANE

25 MAYIS – 03 HAZİRAN DİŞBUDAK

04 – 13HAZİRAN GÜRGEN

14 – 23 HAZİRAN İNCİR

24 HAZİRAN HUS

25 HAZİRAN – 04 TEMMUZ ELMAAĞACI

05 – 14 TEMMUZ ÇAM

15 – 25 TEMMUZ KARAAĞAÇ

26 TEMMUZ – 04 AĞUSTOS SELVİ

04 – 13 AĞUSTOS KAVAK


14 – 23 AĞUSTOS SEDİR

24 AĞUSTOS – 02 EYLÜL ÇAM

03 – 12 EYLÜL SALKIMSÖĞÜT

13 – 22 EYLÜL IHLAMUR

23 EYLÜL ZEYTİN

24 EYLÜL – 03 EKİM FINDIK

04 – 13 EKİM ÜVEZ

14 – 23 EKİM AKÇAAĞAÇ

24 EKİM – 11 KASIM CEVİZ

12 KASIM – 21 KASIM KESTANE

22 KASIM – 01 ARALIK DİŞBUDAK

02 - 11 ARALIK GÜRGEN

12 – 21 ARALIK İNCİR

22 ARALIK KAYIN


 AÇIKLAMALARI ;

5 Temmuz 2010 Pazartesi

İÇİNCE...

İki adam New York'taki Empire State binasının tepesindeki barda oturuyorlarmış. Biri diğerine dönmüş:

- Biliyor musun geçen hafta şunu keşfettim; Bu binanın etrafında öyle kuvvetli rüzgarlar var ki, tepesinden atlıyorsun aşağı, 10. Kata kadar düşüyorsun, sonra rüzgar o kadar kuvvetleniyor ki seni döndürüp 10.Kat penceresinden içeri atıyor...Barmen bunu duyunca kafasını olumsuz bir şekilde sallamış. Öbür adam demiş ki:

- Yahu sen deli misin olacak şey değil şu dediğin..

- Yok kesinlikle oluyor denedim ben. İstersen şimdi göstereyim sana.

Ve adam kalkmış bardan, gitmiş pencereye, yallah atlamış aşağı. 10.Kata yakınlaşınca birdenbire pencereden içeri doğru kayıvermiş. Sonra da asansöre binip yukarı, bara çıkmış. Öbür adam demiş ki:

- Yahu gördüm ama bu bir sefer olacak bir şeydi bir daha olmaz

- Olur olur bir daha göstereyim bak...

Ve adam yine cumburlop aşağı atlamış. Yine 10. kat civarında rüzgar adamı pencereden içeri atıvermiş. Adam bara dönünce öteki adama deneyip görmesini söylemiş. Öbür adam:

- Haydi bakalım. Hakkaten işe yarıyor demek. Bir deneyeyim...Demiş ve pencereden aşağı atlamış. Direk aşağı uçarken 11. katı geçmiş, 10.kat, 9.kat, 8.kat derkent taakk diye kaldırıma yapışmış. Yukarıda barda barmen birinci adama dönmüş ve:

- Süpermen, içince eşşoğlueşşeğin teki oluyorsun...

1 Temmuz 2010 Perşembe

TEBESSÜM

Küçük kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi.Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu.Bu hava içinde yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dosta teşekkür etmediğini hatırladı.Hemen bir not yazdı, yolladı. Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendi ki, her öğlen yemek yediği lokantada garson kıza yüklü bir bahşiş bıraktı.Garson kız ilk defa böyle bir bahşiş alıyordu.Akşam eve giderken, kazandığı paranın bir parçasını her zaman köşe başında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı.Adam öyle ama öyle minnettar oldu ki.İki gündür boğazından aşağı lokma geçmemişti.Karnı nı ilk defa doyurduktan sonra, bir apartman bodrumundaki tek odasının yolunu ıslık çalarak tuttu.Öyle neşeliydi ki, bir saçak altında titreşen köpek yavrusunu görünce, kucağına alıverdi.Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mutluydu.Sıcak odada sabaha kadar koşuşturdu.Gece yarısından sonra apartmanı dumanlar sardı.Bir yangın başlıyordu.Dumanı koklayan köpek öyle bir havlamaya başladı ki, önce fakir adam uyandı, sonra bütün apartman halkı.Anneler, babalar dumandan boğulmak üzere olan yavrularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar.Bü tün bunların hepsi, beş kuruşluk bile maliyeti olmayan bir TEBESSÜM"ün sonucuydu...